Ruhun karanlık gecesi, ruhsal bir dönüşüm süreci sırasında yaşanan zorlu bir deneyimdir. Bu süreç, kişinin kendini keşfetmesi, ruhsal olarak büyümesi ve kendini aşması için gereklidir. Kişi kendini yalnız hisseder, çaresiz hisseder, kaybolmuş hisseder ve eski hayatından kopmuş hisseder. Bu süreçte, kişi eski inançlarından, davranışlarından ve ilişkilerinden ayrılır ve kendini yeniden keşfetmek için yalnız kalır. Bu süreç sırasında kişi, karanlıkta yürüyen bir yolcu gibi hisseder, ancak bu yolculuğun sonu aydınlık ve berraklıkla sonuçlanır. Bu süreç, kişinin kendine dönmesine, özünü keşfetmesine ve gerçek benliğine ulaşması için gereklidir.
Birçok insan, yaşadığı olumsuz olaylar başkalarını suçlama eğilimindedir. Ancak ruhun karanlık gecesi sürecinde, insan suçlamak yerine, yarattığı olayların sorumluluğunu üstlenir ve bu durumla yüzleşir. İşte bu aşama, kişinin kendini tanıması için çok önemlidir.
Bu süreçtede, insanlar başkalarını suçlamalar yöneltmek yerine olayların kendileri tarafından yaratıldığını kabul etmeli ve karşı tarafa yönelttikleri suçlamaları geri çekmelidirler. Örneğin, bir arkadaşınızın sizi dolandırması, kandırması, aldatması durumunda, kişi kendisinin bu olayı yarattığını kabul etmeli ve arkadaşını suçlamak yerine kendi sorumluluğunu üstlenmelidir.
Karşınızdaki insan siz onu suçladığınız yada suçlamadan yaşanan olayı anlattığınızda bunu eleştiri olarak alıp sizi yalancılıkla, iftirayla suçlayabilir yine aynı şekilde size yönelttiği suçlamaları kendisi yaratmış ve sorumluluğu size atabilir. bunu gayet sakin karşılamalı ve suçlama eğiliminde olmamanız gerekir.
Bir başka önemli nokta, bu süreçte yaşanabilecek acıları kabul etmektir. Bu süreçte ağlamak, iç dünyadaki acıları kabul etmek ve bunları yüzeye çıkarmak için iyi bir yöntemdir. İçimizdeki karanlıkla yüzleşirken, acıların da ortaya çıkması doğaldır ve bu acıların kabul edilmesi önemlidir.
Hayatımızdaki insanların rollerini biz belirleriz. Bu nedenle, ruhun karanlık gecesi sürecinde insanlar, hayatlarına giren insanların rollerinin de kendileri tarafından belirlendiğini kabul etmelidir. Başka bir deyişle, yaşadıkları her olayın sebebini kendilerinde aramalı ve iç dünyalarındaki karanlıkları aydınlatmak için bu olayları birer fırsat olarak kullanmalıdır.
Ruhun karanlık gecesi deneyimi her ne kadar zorlu olsa da, insanların kendileriyle barışık olmaları, kendilerini tanımaları ve geliştirmeleri için büyük bir fırsat sunuyor. Bu süreç zorlu ve uzun olacaktır, ancak benliğimizi tekrar tanımlamak için, kendi bakış açımızla kendimizi harika bir varlık olarak görmemiz için gereklidir.